Ocak ayında imzalanan üç aşamalı ateşkes anlaşmasının, Gazze’deki tüm İsrail güçlerinin çekilmesini ve kalıcı ateşkesin sağlanmasını öngören ikinci aşamasına geçmemekte ısrar eden İsrail, savaşta el yükseltti. Salı günü ateşkesi tek taraflı bozarak Gazze Şeridi’ne yoğun bombardımanı yeniden başlatan Tel Aviv yönetimi, Hamas’ın İsrailli rehineleri bırakmaması halinde Gazze’deki işgallerini genişletme ve bu bölgeleri ilhak etme tehdidinde bulundu.
‘ORDUYA TALİMAT VERDİM’
Tehdit açıklaması İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz’dan geldi. Katz, “Hamas rehineleri serbest bırakmayı ne kadar reddederse, o kadar fazla toprak kaybedecek ve bu topraklar İsrail tarafından ilhak edilecek” dedi. Katz ayrıca Hamas’ın serbest bırakmaları gerçekleştirmemesi halinde, “Gazze çevresindeki tampon bölgeleri genişleterek İsrailli sivillerin ve askerlerin güvenliğini sağlamak amacıyla bölgenin kalıcı olarak İsrail işgaline tabi tutulacağı” tehdidinde bulundu.
HAMAS’I ZORLAMA TAKTİĞİ
Katz’ın açıklamaları İsrail’in bir süredir Hamas’a karşı yürüttüğü zorlama politikasının son halkası olarak görülüyor. 19 Ocak’ta başlayan Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşaması 1 Mart’ta sona ermiş, ikinci aşaması için müzakerelerin başlaması beklenirken İsrail, öncesinde kabul ettiği anlaşmadan vazgeçerek Hamas’ı yeni bir anlaşmaya zorlamıştı. Bu doğrultuda önce Gazze’ye insani yardımların girişini durduran İsrail, geçen salı günü ise ateşkesi bozarak Gazze’deki savaşı yeniden başlatmıştı. Çarşamba günü Gazze Şeridi’ndeki kuzey-güney geçişlerini durduran İsrail ordusu, perşembe günü ise Refah’ın Şabura bölgesinden kara operasyonlarını başlatmıştı. Beş gündür devam eden saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 600 sivil öldürüldü, bini aşkın Filistinli yaralandı. Diğer yandan Hamas, dün öğleden sonra İsrail’in güneyindeki Aşkelon kentine roket saldırısı düzenlediğini doğruladı. Hareketin Telegram hesabından yapılan açıklamada, saldırının İsrail’in Gazze’de “sivillere yönelik katliamlarına” yanıt olarak gerçekleştiği belirtildi. İsrail ordusu daha önce yaptığı açıklamada, Aşkelon’da, Gazze’nin kuzeyinden ateşlenen iki roketin önlendiğini bildirmişti.
TÜRKİYE’NİN YAPTIRDIĞI HASTANEYİ PATLATTILAR
İSRAİL ordusu, Gazze’de Türkiye’nin inşa ettirdiği Filistin-Türkiye Dostluk Hastanesi’ni patlayıcılarla havaya uçurdu. İsrail ordusunun 7 Ekim sonrası Gazze’de yürüttüğü kara işgali sırasında hastanenin İsrail tarafından askeri amaçlarla kullanıldığı ortaya çıkmıştı.
DIŞİŞLERİ: LANETLİYORUZ
Dışişleri Bakanlığı da İsrail’in saldırısına sert tepki göstererek uluslararası topluma çağrı yaptı. Bakanlık, “Ülkemiz tarafından inşa edilen ve yerel makamlar tarafından kanser hastanesi olarak işletilen Türk-Filistin Dostluk Hastanesi’nin İsrail tarafından yıkılmasını lanetliyoruz. Bu saldırı, İsrail’in Gazze’yi yaşanamaz hale getirerek Filistin halkını tehcire zorlamaya yönelik politikalarının bir parçasıdır. Başta Netanyahu olmak üzere, Filistin’de yaşanan soykırımın tüm sorumluları, er ya da geç uluslararası hukuk önünde hesap verecektir” açıklamasında bulundu.
İSRAİL SİYASETİNDE ŞİN BET KAVGASI
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun kendisine olan güvenini kaybettiğini açıklamasından bir hafta sonra görevden alınan İsrail’in iç istihbarat teşkilatı Şin Bet’in Başkanı Ronen Bar için yargı devreye girdi. İsrail Yüksek Adalet Mahkemesi, konuyla ilgili itiraz dilekçeleri hakkında duruşma yapılabilmesi için Bar’ın görevden alınmasını donduran geçici bir ihtiyati tedbir kararı çıkardı. Muhalefet partileri ve diğer sivil toplum örgütleri, Bar’ın görevden alınmasının durdurulması için yüksek mahkemeye itirazda bulunmuştu. Yargıç Gila Canfy Steinitz, söz konusu dondurma kararının mahkemenin konuyla ilgili pozisyonunu yansıtmadığını, aksine geri döndürülemez bir durumu önlemek için olduğunu açıkladı. Mahkemeye ilk tepki kabinedeki aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’ten geldi. Sosyal medya hesabından açıklama yapan İsrailli bakan, “Savaşı yüksek mahkemedeki yargıçlar yönetmeyecek, komutanların kim olduğunu onlar belirlemeyecek” ifadesini kullandı. Öte yandan Yüksek Mahkeme’nin kararının öncesinde konuyla ilgili hükümete bir tepki de Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’dan geldi. Hükümetin attığı adımlardan duyduğu endişeyi dile getiren Herzog, “Gözlerimizin önünde cereyan eden acı gerçek karşısında derin bir endişe duymamak mümkün değil” ifadelerini kullandı, rehineleri eve getirme görevini sürdürürken savaşa yeniden başlamanın düşünülemeyeceğini söyledi.
Yorumlar
Kalan Karakter: